21 Takımlı Yeni Süper Lig

Covid-19 pandemisinin en çok etkilediği alanlardan biri de bildiğiniz üzere futbol. Önce liglere ara verildi, sonra işler biraz düzelir gibi olduğunda seyirsiciz şekilde yeniden başlatıldı. Bir futbolsever olarak çoğu taraftar gibi ben de seyircisiz oynanan karşılaşmalardan tam anlamıyla zevk almasam da başta favorim Premier Lig olmak üzere Süper Lig ve diğer Avrupa liglerindeki bazı maçları fırsat buldukça izlemeye çalıştım.

Bu sene yani 2019-2020 sezonunda özellikle pandemi arasından sonraki dönemde Süper Lig'de heyecanı arttıran iki durum oluştu; biri Başakşehir ve Trabzonspor arasındaki şampiyonluk yarışı, diğeri de dipteki 7 takımın düşmeme mücadelesi. Pandemi arasından sonra iyi bir çıkış yakalayan ancak ligde kalmayı kıl payı kaçıran Kayserispor'a bilhassa üzüldüğümü itiraf etmeliyim, çünkü son haftalardaki galibiyetler camiayı ve taraftarlarını oldukça umutlandırmıştı. Ama futbol böyle bir oyun işte, işinizi son ana bırakırsanız, hele hele her maçın hayati öneme sahip olduğu bir süreçte önde olduğunuz bir karşılaşmada skoru 10dk bile koruyamayıp maçı kaybedebiliyorsanız cezanızı kestirmiş oluyorsunuz.

Neyse ki bu anormal sezonun sonunda kulüpler birliğinin ortak kararı ve futbol federasyonunun da onayıyla bu sene Süper Lig başta olmak üzere TFF 1, 2 ve 3. liglerde küme düşme kaldırıldı. Yükselen takımlar ise çıktıkları liglerde yollarına devam edecekler. Bu duruma göre 2020-2021 sezonunda Süper Lig'de 18 yerine tam 21 takım mücadele edecek ve toplam (21-1) x 2 = 40 maç oynanacak. Her takımın 1 hafta maç yapmayacağı (bay geçme) de göz önüne alınırsa bu 42 hafta anlamına geliyor. Kupa, milli maçlar ve Avrupa turnuvaları da hesaba katılırsa kulüpleri oldukça yoğun ve zor bir sezonun beklediği muhakkak.

Bu kararın ülke futbolu ve kulüpler için nelere yol açacağını bir futbol otoritesi olmadığım için tam anlamıyla bilemem tabi, ancak futbolu seven biri olarak daha fazla katılımlı daha renkli, hele bir de işin içine potansiyel yorgunluk faktörünün de girmesiyle çok daha dişli mücadeleler sahnelenecek olan bir Süper Lig izlemek herhalde eğlenceli olur diye düşünüyorum. Tabi herşeyin başı sağlık; oyuncular bu yoğun maç trafiğini ciddi şekilde sakatlanmadan kaldırabilecekler mi o da üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir konu. Herneyse, bu kararları kulüpler birliği teklif ettiğine ve federasyon da onadığına göre bir bildikleri vardır diye düşünüyor ve umut ediyorum.

Önümüzdeki sezon için durumlar böyleyken bir Galatasaray'lı olarak yeni sezonda şampiyonluk mücadelesi verir miyiz, açıkçası şüpheliyim. Zira ne mevcut kadro ne de oynanan şekli şemali olmayan futbol katiyyen bir gelecek vaat etmiyor bana göre. Ciddi bir revizyon yapılmaz ve özellikle transferlerde yapılan hatalar bu sene de tekrarlanırsa şampiyonluk yarışının yine bu sene futbolunu çok beğendiğim ve şampiyonluğu alnının teriyle hak eden Başakşehir ile hemen arkasındaki Trabzonspor ve Sergen Yalçın'ın başına geçerek canlandırdığı Beşiktaş arasında geçebileceğini düşünüyorum. Bununla beraber lige yeni çıkan takımlar ile bu sene düşmekten kurtulan takımlar arasındaki mücadeleler da oldukça keyifli geçecektir muhtelemen.